Ceyhan’daki afet meskenleri sarsıntıdan hasarsız çıktı

Adana’nın Ceyhan ilçesinde 1998 Ceyhan sarsıntısından sonra yapılan afet meskenleri sakinleri huzurlu bir formda meskenlerinde kalıyor.

Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin akabinde birçok yeni binada ağır hasar oluşurken, Ceyhan’daki afet konutları sapa sağlam ayakta duruyor. 27 Haziran 1998 tarihindeki Ceyhan sarsıntısı sonrası periyodun Milletvekili Mehmet Ali Bilici’nin ağır gayretleriyle Namık Kemal Mahallesine bin konut yapıldı. Bu konutlar sarsıntıda konutları yıkılan, konutları ağır hasar gören depremzede vatandaşlara devlet tarafından verildi. Birçok binanın yıkıldığı ve ağır hasar gördüğü Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların akabinde TOKİ ve afet konutlarının hasar almadan ayakta durması halkın takdirini topladı.

Ceyhan afet meskenlerinde oturan Ahmet Esen, “1998 zelzelesinden bu yana gönül rahatlığıyla ben konutumda kalıyorum. Konutumda rastgele bir hasar yok, konutumda de oturuyorum” dedi.

18., 20. ve 21. Devir Adana Milletvekili Mehmet Ali Bilici de sarsıntıda vefat edenlere Allah’tan rahmet, ailelere de başsağlığı dileyerek, “Deprem natürel ki çok üzücü bir olay. Zelzeleyle yaşamayı öğreneceğiz. Başımıza felaket geliyor, felaket sonrası her şeyi 3 ay sonra unutuyoruz. Birebir bildiğimiz yolda devam ediyoruz. Ancak önlem alırsak, projeleri zelzeleye uygun, güçlü yaparsak bir şey olmaz. Sarsıntı hayatımızın bir modülü olacak lakin maalesef kaliteyi tutturamıyoruz, sağlam tabanlarda inşaat yapmıyoruz, müteahhitler gereçleri dört dörtlük kullanmıyor. Bunlardan ötürü sarsıntıda hasarlar oluyor, insan kaybı oluyor, üzülüyoruz. Her türlü isyanlar yapıyoruz lakin daha sonra her şeyi unutuyoruz. İnsanlarımızın zelzele konusunda şuurlu olması lazım, devletimizin daha dirayetli daha dikkatli olması lazım. Bu bölge ve Türkiye’nin çabucak hemen her bölgesi sarsıntı bölgesi, sarsıntıyla yaşamaya alışacağız” tabirlerini kullandı.

Ceyhan’da 1998 yılında zelzele olduğunu ve kendisinin o periyotta milletvekili olduğunu hatırlatan Bilici, “Deprem sonrası Ceyhan’a geldik, mesela Çamlıyol’da yan yana 2 bina vardı altında züccaciye dükkanı vardı. Kahramanmaraş’ta olduğu üzere mağazada büyük bir hasar yoktu ancak yandaki bina yıkılmıştı. Neden kat fazlası var, inşaatta eksik materyal kullanılmış. Yani sağlıklı düzgün gereç kullanılırsa, inşaatlar düzgün yapılırsa sarsıntıdan bir ziyan gelmez. O periyotlarda biz iktidar olarak bu bölgede Adana’da 5 bin sarsıntı meskenleri yapmayı planladık. Hükümet de bu hususta karar almıştı. Sanırım Çukurova’da 5 bin depremzede yoktu, bizim Ceyhan’da 600’e yakın konutu yıkılan vatandaşımız vardı. Adana’da da 3 bin ailenin konutu yıkılmıştı. Adana Yüreğir’de 5 bin konut yapmaya karar verdiler. Orada yapmalarının sebebi de o bölgede kamu yeri vardı. O periyotlarda Ceyhan’da kamu toprağı yoktu ve şahıstan alınması gerekiyordu, bu da maliyet gerektiriyordu. O yüzden Ceyhan’ı planlamadılar, Ceyhan olmayınca bir Ceyhanlı olarak çok üzüldüm. Buradaki arkadaşlar bana Ceyhan’da konut yapmazsak kasvete gireriz dediler. Baskılarımızla bin konutu Ceyhan’a yaptırdık. Güzel ki bu konutları Ceyhan’a yaptırdım, zelzelede ziyan gören vatandaşlarımıza verdik. Geri kalan meskenleri de kamu personellerimize verildi. Hatta geçen sarsıntı sonrası çarşıda biri beni gördü, Mehmet beyefendi Allah razı olsun dedi, yeterli ki bu konutları yaptırdınız, artık konutlarımızda bütün ailemizle birlikte oturuyoruz dedi. Ben de çok memnun oldum, yeterli ki yaptırmışız, Ceyhan bizim kendi şehrimiz” formunda konuştu.