Depremzedelere yollanan birtakım eşyalar sıkıntıdan çıkardı

Zelzele bölgesine gönderilmek üzere yollanan eşyaları ayrıştıran İzmirli gönüllüler, kimi eserler karşısında adeta sıkıntıdan çıkıyor. Ağır bir mesai ile çalışan gönüllüler; kirli ve yıpranmış kıyafetler, topuklu ayakkabılar, ağabeye elbiseler, yazlık giysileri zelzele bölgesine göndermiyor lakin bu durum onlara vakit da kaybettiriyor.

Kahramanmaraş merkezli 10 vilayette meydana gelen ve büyük hasara yol açan zelzelenin akabinde yurt genelinde olduğu üzere İzmir’de de vatandaşlar yardım seferberliği başlattı. Kentin çok sayıda noktasında zelzele bölgesine gönderilmek üzere yardım gereçleri toplanıyor. Hava kurallarının olumsuz olması, depremzedelerin günlerini sokakta geçirmeleri nedeniyle besin, giyecek, hijyen eserleri, soba üzere çeşitli eserlere muhtaçlık duyuluyor. Birinci günkü yardım davetlerinde kullanılmamış eser vurgusu yapılırken, depremzede sayısı arttıkça az kullanılmış ve pak kışlık giysi ile ayakkabılar da kabul edilmeye başlandı. Kültür Park Celal Atik Salonu önünde kurulan iki çadırda vazifeli gönüllüler, bu çadırlarda yalnızca ikinci el eserleri kabul ediyor ve bunları ayrıştırıyor. Hassas vatandaşların gönderdiği eserler toplanarak tırlara yükleniyor. Gönderilen birtakım eserler ise görenlere pes dedirtiyor. Ağır bir mesai ile eserleri toplayan gönüllüler, kullanılamayacak durumda olan eşyaları çöpe atıyor. Lakin bu durum onların vakit kaybetmelerine ve ruhsal olarak yıpranmalarına neden oluyor. Gönderilen eşyalar ortasında aksesuar olarak örülmüş ve kullanılmayacak durumda olan örgü eserler, ağabeye elbiseler, yazlık kıyafetler, yırtık eski giysiler, yazlık, kirli ya da topuklu ayakkabılar bulunuyor.

Takma kirpik yollayan var

Gönderilen eşyaların ortasında eski bir ayakkabı temizleyicisi olduğunu, bu türlü eserlerin zelzele bölgesinde işe yaramayacağını belirten istekli Azra Ceren Çapak, “Kirli bornozlar, kirli çoraplar, topuklu ayakkabılar, takma kirpikler yollanıyor. Akla gelecek tüm saçma şeyler bulunuyor. Bunları olağan ki atıyoruz. Burada herkes elinden geldiğince sarsıntı bölgesine dayanak olmaya çalışıyor. Birtakım poşetleri açtığımızda koku yayılıyor. Yıkamadan eser gönderenler var. Eski püskü, yırtık kıyafetler yollanıyor. Bu akıl alır üzere değil” dedi.

Gönderilen eşyalar akabinde mayo bile olduğunu, böle eserleri çabucak attıklarını söyleyen istekli Rona Yaz Nacak ise, “Yolladıkları şeyin ne olduğu aşikâr bile değil. Atkı mı, öteki bir şey mi bilemiyorum. Dantelli çamaşırdan tutun ince ayakkabılara kadar birçok şey yollanıyor. Biz bu eserleri karlı yerlere gönderiyoruz. Bunu yapmak ayıptır, günahtır” diye konuştu.