Malatya’dan İzmir’e gelen depremzede aile, felaketi anlattı

Kahramanmaraş merkezli zelzelenin yıkıcı tesirini gösterdiği kentlerden Malatya’da zelzelesi yaşayan aile, İzmir’deki akrabalarının yanına yerleşti. Dehşet dolu o anları anlatan depremzedeler, kaybettikleri yakınları için de duydukları üzüntüyü lisana getirdiler.

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki sarsıntılar tüm ülkeyi yasa boğarken, felaketten kurtulan depremzedelerin bir kısmı da öbür vilayetlerdeki yakınlarının yanlarına gidiyor. Malatya’da yaşayan ve akraba olan 3’ü çocuk toplam 8 kişi İzmir’deki akrabalarının meskenine yerleşti. Sarsıntıda yaşadıkları binaların çöktüğü afetzedeler, iki büyük sarsıntıda yaşadıklarını anlatırken hislerine hakim olamadı. Kaybettikleri aile fertlerinden ötürü ıstıraplarını de belirten depremzedeler, yeni hayatlarına başlayabilmelerini umutla bekliyor.

“Oğlum bitsin diye yalvarıyordu”

Deprem anında yaşadıkları endişe dolu dakikaları anlatan Malatyalı depremzedelerden Satı Sarıkaya, oğluyla birbirlerine sarılarak zelzelenin bitmesi için Allah’a yalvardıklarını söyledi. Sarıkaya, “Biter diye beklediğimiz bir sarsıntıydı. Baktığımızda üzerimize molozlar düşüyordu. Oğlum endişeyle yanıma koşarak geldi. Kapı eşiğinde birbirimize sarıldık ve orada durduk. O anı anlamak için yaşamak lazım. Oğlum artık yalvarıyordu ’Allah’ın ne olur bitsin’ diye. Sonra yalın ayak olduğumuzu fark ettik ve ayakkabıları elimize alıp çıkmak istedik. Sonra bir sarsıntı daha oldu ve yangın merdivenlerinin yıkıldığını gördük. Yeni, 2 yıllık bir binada oturuyorduk. Molozlar üzerimize düşe düşe dışarı attık kendimizi. Üzerimize mont almak için dua okuya okuya tekrar binaya girdik; çıkarken de yeniden dualarla aşağı indik. Daha sonra nasıl olduklarını sormak için annemi ve kayınvalidemi aradım. Daha sonra annemi almak için Emeksiz’e gittik fakat orada bütün binalar yıkıldığı için enkazın üzerinden yürüye yürüye meskene varabildik. Yardım etmek için gitmek istiyoruz ancak insan uzunluğunda molozlardan ötürü yürüyemiyoruz” dedi.

100 metrekare konutta 12 kişi kalıyoruz”

Depremin akabinde bölgede 4 gün beklediklerini, daha sonra da İzmir’deki yakınlarının konutuna geldiklerini söyleyen Satı Sarıkaya, 12 kişi bir konutta kaldıklarını söyledi. Sarıkaya, “Burada akrabalarımız olduğu için araç bulup İzmir’e gelmeye karar verdik. Canımızı kurtarma kaygısındaydık. Oğlumun bana sarılıp, zelzelenin bitmesi için Allah’a yalvarması beni en etkileyen andı. Zira anne olarak bir şey yapmak istiyorsunuz fakat hiç bir şey yapamıyorsunuz. Bir anne evladı için her şeyi yapabilir fakat Allah’tan gelen bir sarsıntı. Hiç bir şey yapamıyorsunuz. Artık 12 kişi görümcemin konutundayız. Onların da çocukları var, imtihanlara hazırlanıyorlar, ders çalışıyorlar. 100 metrekare bir konutta 12 kişi kalıyoruz, sağ olsun bizi ağırlıyorlar. Lakin ne vakte kadar bu türlü olacak, hayatımızı da devam ettirmek zorundayız. Bir iş ve kendimi toparlayana kadar bir mesken istiyorum. Zira orada çalıştığım iş yeri beni fiyatsız müsaadeli olarak gösteriyor. Şu an hiç bir maddi gelirim yok” diye konuştu.

“Onları bir daha hiç göremeyeceğim”

Asrın felaketinde annesi, babası ve kardeşini kaybeden Mehmet Tevfik İlhan ise annesi ve kardeşinin el ele tutuşmuş halde cenazelerinin bulunduğunu söyledi. Yakınlarını kaybetmenin kederini yaşayan İlhan, “Depremde annem, babam ve kardeşimi kaybettim. Birinci sarsıntıdan sağ kurtulmuşlar ve ikinci sarsıntıdan çabucak evvel eşya almak için meskene girmişler. Zelzele olunca tam kapının dışına çıkacakları sırada düşmüşler. Kardeşim annemi kurtarmak istediği esnada da bina yıkılmış. Cansız vücutlarını bulduklarında da el ele oldukları görülmüş. Ne ellerini öpebildik, ne helallik alabildik. Onları bir daha hiç göremeyeceğim. Depremzedeler için de Sayın Cumhurbaşkanımız gerekli açıklamaları yapıyor. Hem konut hem de iş manasında yardımların olacağını biliyoruz, bu da birden olabilecek bir şey değil. Devletimize biz her vakit güveniyoruz. Yurt dışından da çok sayıda takım geldi hepsine çok teşekkür ederiz. Türkiye vaktinde bu yardımları onlara yaptıkları için onlar da bize koşturdu. Allah devletimize zeval vermesin” açıklamasında bulundu.