Günlük yaşantımızda kafamızdan pek çok farklı düşünce geçiyor. Bazen bir şeylerle mücadele ederken ve kafamızı meşgul eden pek çok durum olsa dahi zihnimizin arkasında pek çok duygu ve düşünce bizi ele geçiriyor olabilir. Özellikle sonsuz ihtimaller denizinde bir türlü bitmek bilmeyen düşünceler günlük yaşantımızı olması gerektiği gibi yaşamamızı engelleyebilir.
Bazen çok sevdiğimiz bir filmi izlerken, kendimizi vererek kitap okurken, yolda yürürken ya da iş yaparken zihnimiz olumsuz duygu ve düşüncelerle mücadele etmeye devam eder. Bu hisler bir süre sonra bizi anksiyete yaşamamıza neden olurken, psikolojik olarak da pek çok sorun yaşamamıza neden olabilir. Ruhsal problemlerle birleşen aşırı düşünme sorunu tıp dilinde overthinking olarak isimlendiriliyor.
İçindekiler
ToggleHerkes gün içinde pek çok düşünceyle mücadele eder. Bunlardan bazıları olumlu bazılarıysa olumsuz düşünceler olarak karşımıza çıkıyor. Yaşanılan deneyimlerden, ihtimaller denizinde bulunan ve yaşanması mümkün olmayan pek çok düşünce ya da hayallerimiz aşırı düşünme süreci içerisinde yakamızı bırakmayabilir. Psikolojide aşırı düşünmek bir problem olarak ifade ediliyor. Kişinin bir süre sonra binlerce ihtimalin yer aldığı düşünceler arasında boğulmaya başladığı ifade ediliyor.
Aşırı düşünme problemi anksiyete ile birlikte ortaya çıkıyor. Yaşanan bir yanlış anlaşılma, anksiyetesi olmayan bir kişi tarafından kolay çözülebilen ve üzerinde durulması gereksiz bir durum olarak görülüyor. Ancak aynı sorun depresif bir ruh halinde olan ve anksiyetesi olan kişiler tarafından felaket senaryoları yazılarak çok daha farklı bir boyuta taşınabiliyor. Yine bu kişiler geçmişteki olayları gereğinden fazla düşündükleri gibi, yaşanmamış ve henüz kesinlik taşımayan geleceğe dair olayları da düşünerek anı mahvetmeye devam ediyorlar. Bu kişiler aşırı düşünme sorunu olarak adlandırılan overthinking ile birlikte hayatlarını bir çıkmaz içerisine sokabiliyorlar.
Pek çok ruhsal hastalığın temelinde aslında koruma içgüdülerimiz yer alıyor. Beynin temel çalışma prensibine baktığımız zaman olayları olabilecek en kötü tarafından görerek hayata dair daha güçlü olmamızı sağlar. İlkel beynin sahip olduğu bu olumsuz bakış açısı sürekli olarak kişinin yaşantısında sürekli tetikte olmasına neden olabilir.
Overthinking aslında psikolojik bir hastalık olarak adlandırılmıyor ancak anksiyetesi olan kişiler için durum biraz daha farklı ilerliyor. Bu kişiler aşırı düşünerek günlük yaşantılarını içinden çıkılmaz bir hale getirebiliyorlar. Sürekli hissedilen bir endişe hali, sürekli felaket senaryolarının kurulması ve bunlara karşılık hissedilen panik duygusu olumsuz duyguların bir çığ gibi artmasına neden oluyor.
Bilimsel araştırmalara bakıldığı zaman anksiyete yaşayan kişilerin aşırı düşünme sorunundan bir türlü kaçamadıkları belirlendi. Sürekli kaygılı olan bir kişiler aslında istemeden yeni bir panik atak krizi için zemin hazırlıyorlar. Aşırı düşünmek için her zaman depresyon ya da anksiyete belirtileri taşımak gerekmiyor. Pek çok insan yaşadıkları ya da yaşayacakları üzerinde bolca düşünme eğilimindeler. Aşırı düşünme sorunu bir süre sonra önlem alınmadığı takdirde takıntıya dönüşebilir.
Kişiler hayatlarında devamlı yaşamadıkları olayları ve farklı sonuçlar doğurabilecek ihtimaller düşünüyorsa, kötü senaryolar sürekli olarak zihinde dönüp durmaya devam ediyorsa, sorumluluklar ağır gelmeye başladıysa aşırı düşünme sorunu bulunabilir. Aşırı düşünme sorunu ile mücadele etmek için öncelikli kişilerin ortada bir sorun olduğunu farketmeleri gerekiyor. Peki aşırı düşünme belirtileri nelerdir?
Aşırı düşünme sorununun devam etmesi ve günlük yaşantının bir parçası haline gelmesi kişilerin olumlu duygu ve düşünceleri yaşamasını engelleyebileceği gibi bir süre sonra yeni ruhsal problemlerin yaşanmasına da neden olabilir. Bu süreçte profesyonel bir destek önemli olabileceği gibi kişilerin kendi içlerinde yapacakları bazı çalışmalar sonrasında da aşırı düşünme sorunu engellenebilir.
Aşırı düşünme ile program yapmak ya da sorun çözmenin aslında farklı olduğunun anlaşılması gerekiyor. Bunu anlamayan kişiler tüm problemlerden aşırı düşünerek kurtulabileceğini düşünüyor ve kendilerini daha büyük bir çıkmaza sokuyorlar.
Aşırı düşünme sorunu aslında kişiler farkında olmasa da tüm hayatlarını etkiliyor. Bu süreçte kararlarından, doğru değerlendirme yapmalarını, insan ilişkilerini ve kişilerin hayata bakış açısını tamamen farklı bir noktaya getirebiliyor. Aşırı düşünme sorununun neden olduğu olumsuzluklarla mücadele edebilmek için sorunu çözmek son derece önemli. Bu öneriler hayatınızın bir parça da olsa değişmesini engelliyorsa mutlaka uzman desteği almak, sorunun yeni problemlere neden olmasını engellemek adına önemli olabilir. Bu sayede ruhsal açıdan kendinizi iyileştirirken, olumsuz ve gereksiz düşüncelerden arınarak zihninizi de rahatlatabilirsiniz.
Bu gönderi için yorumlar kapalı.