Sarsıntı sonrası ikinci tehlike: Salgın hastalıklar

Türkiye’yi derinden sarsan ve 10 ili etkileyen sarsıntıların akabinde Prof. D. Serhan Sakarya, zelzele bölgelerinde bulaşabilecek salgın hastalıklara karşı ikazlarda bulundu.

Merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 şiddetindeki sarsıntılarla sarsılan Türkiye’de hayatını yitirenlerin sayısı 30 bini geçti, 10 bine yakın bina yıkıldı, daha fazlası kullanılamaz hale geldi. Tüm bunların sonucu olarak ikinci bir tehlike ise kapıda. Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, bölgedeki hijyenik koşulların sağlanamaması, makûs barınma koşulları, toplu halde yaşama, içme suyu temininde yaşanan meşakkatler, kent kanalizasyonlarının suya karışması üzere riskler nedeniyle kolera, tifo, dizanteri, uyuz, bit üzere çok bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkma riskinin yüksek olduğunu tabir etti. Prof. Dr. Sakarya, “Çok süratli salgın oluşturabilecek bu hastalıklardan örneğin kolera yaygınlaşırsa ve birinci 6 saatte müdahale edilmezse, çok önemli ölümlere neden olabilir. İvedilikle tedbir alınmalı” diye konuştu.

İshalde önemli artış var

Medicana International İzmir Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhan Sakarya, bölgedeki meslektaşlarından edindiği bilgiye nazaran, çocuklarda ve erişkinlerde görülen ishalde çok önemli bir artış olduğunu belirterek, “Sadece ishal de değil, zelzeleden kurtulan bireylerde güzel barınma imkanları olmadığı, makus koşullarda ve birbirlerine çok yakın yaşadıkları için uyuz ve bit üzere parazit hastalıklarının görülmesi çok olağan. Beşerler yıkanamıyor. Bunlarla ilgili artışın olduğu bilgisini de alıyoruz” dedi.

“Kaynamış su içilmeli”

Yetkililerin birinci iş, içerisinde çadır ya da konteyner olan büyük bir ünite kurması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Sakarya, “Bu ünitenin içerisinde banyo, tuvalet, yemekhane ve öteki gereksinimlerini giderebileceği alanlar olmalı. Şu an içme suyuyla ilgili önemli bir düşünce olduğunu biliyoruz. Şayet vatandaşlar yapabiliyorsa, suyu kaynatıp o halde tüketsin. Çiğ zerzevat tüketirken de çok dikkat etmek gerek. Çiğ tüketilen besinler güzel temizlenmezlerse hastalıkların bulaş yollarından birisi olarak karşımıza çıkıyor. Vatandaşlar su yokluğundan ötürü diğer yerlerden su teminine gidebilir fakat temin edilen o suyun ne kadar emniyetli olduğu da bilinmiyor” tabirlerini kullandı.

“Kolera ve covid patlama yapabilir”

Bölgede suyun yeteri kadar olmaması, alt yapının yani kanalizasyonun su kaynaklarına bulaşma riski üzere nedenlerle, başta Hepatit A olmak üzere kolera, tifo, dizanteri üzere sindirim yoluyla geçebilen, çok süratli bulaşarak salgın oluşturacak hastalıkların büyük bir risk olduğunu belirten Prof. Dr. Sakarya, “Bu hastalıklardan örneği kolera yaygınlaşırsa ve birinci 6 saat içerisinde müdahale edilmezse, tipine nazaran hastaların yüzde 30’unu kaybedebiliriz. Bu tıp hadiselerde hastaların sıvı kayıpları çok ağır olur. Yeterli beslenmeyen ve yeterli barınmayan beşerler bunu tolare edemezler. Ayrıyeten besinlerden da bu hastalıklar bulaşabilir. Ayrıyeten kapalı yerlerde toplu olarak kalan bireyler ortasında teneffüs yoluyla bulaşabilecek enflüanza ve daha da değerlisi covid artışı kelam konusu olacaktır. Sarsıntıdan etkilenen 15 milyona yakın bireyden bahsediyoruz. Yıkımın olmadığı bölgelere çok süratli bir biçimde kentte yaşayanların sevki gerekiyor” biçiminde konuştu.