Şuurlu depremzede 102 saat sonra bu türlü kurtarıldı

DÜZCE (İHA) – Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde zelzele şuurunda olan Mahmut Sami Şahin, zelzelenin akabinde telefonunu kapattı. Üç gün sonra telefonunu açıp kardeşine ileti atan Şahin, Düzce Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü takımlarınca kurtarıldı. Şahin’in sarsıntı şuuru sayesinde kurtulduğunu aktaran Düzce İtfaiye Amiri Mehmet Caner Polat, “Kardeşine bildiri atmış, çok teknik bir çalışma sonrasında onu kurtardık” dedi.

Düzce Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü takımları, Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde arama kurtarma faaliyetlerinde bulundu. 9 gün boyunca bölgede çalışmalar gerçekleştiren takımlar onlarca canının enkaz altından kurtarılmasını sağlamasının akabinde Düzce’ye döndü. Düzce İtfaiyesinin Elbistan’da onlarca cana dokunduğunu belirten İtfaiye Amiri Mehmet Caner Polat, Elbistan’ın Yeşilyurt mahallesinde bulunan 7 katlı bir binanın enkazından kurtardıkları 33 yaşındaki Mahmut Sami Şahin’i, sarsıntı şuuru sebebi ile kurtarmalarını unutamadıklarını belirtti.

“Kardeşine bildiri atmış”

Enkazda rastgele bir çalışma yapmadıklarını, ancak bir kişinin ağabeyinden bir bildiri geldiğini söylemesinin akabinde kişinin canlı olabileceğini düşünerek enkaz başında çalışmalara başladıklarını belirten Düzce Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü amiri Mehmet Caner Polat, “Çok ibretlik bir problem. Afeti yaşayanlar o anki dehşet ile ya da afet hazırlıklarındaki bireyler bu öyküden faydalanabilirler. Mahmut kardeşimizi İsviçre’den gelen arama kurtarma grupları ve Kayseri Jandarma çalışanları ile birlikte yaklaşık 25 saatlik çalışma ile bulunduğu yerden kurtardık. İğne ile toprak kazar üzere çalıştık. O kardeşimizin ayağı sıkışmıştı. Bulunduğu yer çok makûs bir noktaydı. Üzerinde onlarca blok vardı. Birinci gün telefonunu kapatıyor. Kendisi ‘İlk gün bana kimse ulaşamaz” diyor. İkinci gün de telefonu kapalı. Yakınları telefon ile arıyorlar kendisine ulaşamıyorlar. Ailesi de huzursuz oluyor bir şey olduğunu düşünüyor. Ancak kardeşimizin şuuru ‘Nasıl olsa birinci iki gün kimse kimseye ulaşamayacak. Kimse beni buradan alamaz. Bağlantı kopukluğu olmasın. Şarjım bitmesin’ kanısı ile üçüncü gün telefonunu açıyor ve kardeşine bildiri atıyor. Durumunun güzel olduğunu, enkaz altında olduğunu belirterek gruplara bilgiyi verilmesini istiyor.

“Çok teknik bir çalışma gerekiyordu”

Haberi alır almaz enkaz başına gittiklerini ve çok teknik bir çalışma ile 25 saatin sonunda Şahin’i çıkardıklarını lisana getiren Polat, “Bilgi bize ulaşmasının akabinde birçok binadan canlı çıkartmaya çalışırken, çabucak bu binaya gittik. Çalışmalara başladık. Çok teknik bir çalışma gerektiriyordu. O teknik çalışmada 25 saat boyunca enkazın içinden hiç çıkmadık diyebilirim. Üşüdük demediler, yorulduk demediler. Üşüdüğümüzü hissettiğimizde enkaz altındaki kardeşlerimizi canlarımızı düşündük. Dedik ki ‘Biz burada üşüyemeyiz. Bu türlü bir hakkımız yok.’ Zira onlar enkaz altında hareketsiz, aç ve susuzlar bu süreçte onlar üşümezken biz nasıl üşüyebiliriz dedik devam ettik. Enkaz altında kendisi ile sohbet etmeye başladığımızda Avcı olduğunu öğrendik. Durumu pek uygundu. Ayağı sıkışıktı, çok teknik bir çalışma gerekiyordu. İnce ince çalıştık. Kendisine ulaşıp alınabilecek duruma gelebilinceye kadar 6 saat geçmişti. Doğalgaz sayacı ayağını sıkıştırmıştı. Çok fazla dolgu materyali vardı. Onu oradan ya ayağını keseceksiniz ya da çok titiz bir çalışma ile saatlerce uğraş vereceksiniz. Bölge makûs karar sizin kararınız. Cerrahlar geldi ’Bizden bir şey talep ediyor musunuz?’ diye sordu. Biz buradan ’Asla sizden bir şey beklemiyoruz’ dedik ve sapa sağlam çıkardık. O kardeşimiz ile hastanede de görüştük. Doku vefatları var, tedavi ediliyor. En kısa müddette yürür kendisi. Düzce’ye geleceğini söyledi” halinde konuştu.

“Şuurlu hareket etmiş kardeşimiz”

Mahmut Sami Şahin’i 102 saatin sonunda enkazdan çıkardıkları için memnun olduklarını lisana getiren Polat, “Buradan toplumun öğrenmesi gereken şey. Şuurlu hareket etmiş kardeşimiz. Canhıraş orada uğraşmamış. Kendisini salmamış, moral motivasyonunu yüksek tutmuş. Telefonunu iradeli kullanmış, sağı solu arayarak şarjını bitirmemiş. Gittiğimizde de çok metanetliydi. Ona ulaşabildiğimiz andan itibaren bizlerle sohbet etti. Olağan yaşamdaymışız üzere sohbet yaşantısı başladı. Enkaz altında bir arkadaşımız gereç istemek için dışarı çıktığında ne oldu hani sohbeti yarıda bıraktınız dedi. Telefonunu şarj ettik. Ona orada tabip denetiminde muhtaçlıklarını karşıladık. Çok zahmetli bir çalışma olmasına karşın biz Mahmut kardeşimiz ile memnunduk. Onun kurtarılması sonrasında da çok mutluyuz” dedi.