Üç sarsıntıdan sağ olarak kurtuldu, gerilimden iki sefer kalp krizi geçirdi

Daha evvel 2 defa zelzeleye yakalanan ve son olarak Kahramanmaraş merkezli 11 vilayette hissedilen ’asrın felaketi’ olarak isimlendirilen yıkıcı sarsıntıların akabinde iki sefer de kalp krizi geçirerek Aydın Devlet Hastanesinde tedavi altına alınan depremzede, “Daha evvel de 2 sefer zelzeleye yakalanmıştık. Bu üçüncü oldu. Servetimiz gitseydi de bu kadar can kaybı yaşanmasaydı” dedi.

6 Şubat Pazartesi günü saat 04.17’de Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi merkezli 7,7 büyüklüğünde bir sarsıntı meydana geldi. Birinci zelzelenin akabinde birebir gün içerisinde tekrar Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde 7,6 büyüklüğünde ikinci bir sarsıntı daha yaşandı. ’Asrın felaketi’ olarak nitelendirilen sarsıntılarda Kahramanmaraş başta olmak üzere Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ vilayetleri de hasar gördü. Zelzelede 40 binin üzerinde kişi hayatını kaybederken, on binlerce kişi de yaralandı. Yaşanan yıkıcı sarsıntıların akabinde vatandaşlar yardım için seferber oldu. Yapılan planlamalar çerçevesinde zelzeleden sağ kurtulanlar bölgeden tahliye edilmeye başlandı. Aydın’a getirilen kimi Adıyamanlı depremzedeler, ilçelerdeki yurtlara ve kamu kurumlarının misafirhanelerine yerleştirilirken, bazıları de kendi yakınlarının yanına gelerek ikamet etmeye başladı.

Asrın felaketinden sağ kurtularak Aydın’a gelen depremzedelerden biri de 63 yaşındaki Mehmet Zeki Polat ve eşi oldu. Aydın’ın Kuşadası ilçesindeki kızının yanına yerleşen Polat ailesi, Kahramanmaraş merkezli sarsıntı dahil olmak üzere 3 sefer sarsıntıya yakalandı. Mehmet Zeki Polat, son zelzelenin akabinde yaşadığı çok keder ve gerilim yüzünden 2 defa kalp krizi geçirdi. Aydın Devlet Hastanesine sevk edilen Polat, tabip ve hemşirelerin nezareti altında hastanede tedavi altına alındı.

“Kelimelerle anlatılacak bir durum değil”

Kendilerinin üçüncü kere sarsıntıya yakalandığını ve Kahramanmaraş merkezli zelzele gecesi yaşadıklarının sözlerle ifade edilemeyecek derecede güç bir durum olduğunu söz eden Polat, “O gün yaşadıklarımız sözlerle ifade edilebilecek bir şey değil, o anı yaşayan bilir. Bir yandan karla karışık yağmur yağıyordu, bir yandan sarsıntının korkusu çok zordu. Geçtiğimiz yıllarda da zelzelelere yakalandık. Üçüncü sarsıntısı de çok şükür atlattık. Birinci sarsıntıda meskenlerimiz yattı, ikinci zelzelede yıkıldı. O vakitler konteynerlerde ve çadırlarda 3-4 yıl yaşadık. Devlet meskenlerimizi yaptı kendi konutlarımıza geçtik. Bir yıl sonra üçüncü sarsıntıya de yakalandık” diye konuştu.

“Depremin geriliminden ötürü 2 kere kalp krizi geçirdim”

Depremin kendisini çok fazla etkilediğini ve gerilimden ötürü 2 defa kalp krizi geçirdiğini tabir eden Polat, “Depremde birçok akrabamız ve dostlarımız enkaz altında kalarak hayatlarını kaybettiler. Bütün sevdiklerimizi toprağa verdik. Çoğumuz cenazelerimizin yerini bilmiyoruz. Benim amca çocuklarım, yeğenlerim, baldızımın çocukları hepsi vefat ettiler. Mezarlarının yerini dahi bilmiyoruz. O kadar çok vefat eden var ki, hayatını kaybedenleri gömecek yer bile kalmadı. Konutumuzu, yurdumuzu bırakıp buraya geldik. Havaalanına kadar geldik, sonra devlet imkanları ile Ankara’ya, oradan kendi imkanlarımız ile Kuşadası’na kızımın yanına geldik. Bu süreç içerisinde 2 defa gerilimden dolayı kalp krizi geçirdim. Birini Ankara’da uçaktan inerken, oburunu de otobüsle Kuşadası’na geldiğimde terminalde geçirdim. Beni apar topar doktora götürdüler. Oradan da buraya Aydın Devlet Hastanesine getirdiler” formunda konuştu.

“Bu koşullar altında geri dönmeye niyetimiz yok”

Adıyaman’da doğup büyüdüğünü lakin yaşadıkları zelzele felaketlerinin akabinde geriye dönmek istemediklerini kaydeden Polat, “Benim başka kızım da Adıyaman Gölbaşı ilçesinde yaşıyordu. Eşi orada vazifeli ve enkaz altında kaldılar. Konutları 6 katlıydı ve tam yıkıldı. Çok şükür kızımı sağ olarak çıkarttık. Yalnızca bir arkadaşları hayatlarını kaybetti apartmanda. Biri de bir, bini de bir. İnsan kendi doğup büyüdüğü memleketini bırakmaz lakin bu yaşananlardan sonra, hele ki bu kurallar altında hiç dönmeye de niyetimiz yok şimdilik. Tekrar hem Adıyaman’da hem de Hatay’da sarsıntılar oldu. Bir servet bıraktık orada. Servetimiz yeniden gitseydi de bu can kayıpları yaşanmasaydı. Allah kimseye bir daha yaşatmasın, düşmanımın başına da vermesin” tabirlerini kullandı.