Yalnızlık Korkusu İkili İlişkileri Nasıl Etkiliyor?

Yalnızlık korkusu bazı insanlar için tüm yaşamlarını ve insan ilişkilerini olumsuz etkileyen bir durum haline gelebilir. Ancak yalnızlık korkusu ile yüzleşmek sanıldığı kadar kolay değildir ve kişilerde ciddi anksiyete sorunlarının yaşanmasına neden olabilir. Yalnızlık korkusu ciddi boyutlara ulaşan kişiler hayatta var olduklarını anlamak için etrafında insanların olduğundan emin olmak isterler. Yalnız kalmak bu kişiler için oldukça korkutucudur.

Yalnızlık korkusu yaşayan kişilerin zamanla ilişki anlayışlarında da ciddi değişimler meydana gelebilir. Sağlıklı olabilecek olan ilişkiler bir süre sonra son derece sağlıksız bir hale gelebilir. Kişiler tüm varlıklarını içlerinde bulundukları ilişkiye bağlayabilirler. Yalnızlık korkusu ilişkileri nasıl etkiler?

İlişkiyi İyi Hissetme Aracı Olarak Görebilirsiniz

Yalnızlık korkusu olan kişiler yaşadıkları ilişkilerde kendilerini bir süre sonra ruhsal açıdan yukarı çekmek ve iyi hissetmek isterler. Bu durum bir süre sonra amaç halini alabilir. İlişki karşılıklı olarak hissedilecek duygu ve düşüncelerden çıkarak bir süre sonra size hizmet eden bir nesne halini alabilir. Bu kişiler karşılarındaki kişileri nesne haline getirebilirler. Böyle ilişkilerde zamanla gerçek ve ikili ilişki halini almaktan çıkar ve kişileri mutsuz etmeye başlar.

İlişkide Bazı Yönlerinizi Saklamak İsteyebilirsiniz

İkili ilişkilerde dengeler oldukça karmaşık olabilir. Bazen insanlar farklı yönlerini karşı tarafa göstermek istedikleri zaman sevilmeyeceklerinden ya da sürekli yargılanacaklarından endişe duyabilirler. Varlıklarının bir kısmını saklama eğiliminde olan kişiler kendi benliklerinin karşı taraftan kabul görmeyeceğini, eleştirileceklerini ya da sevilmeyeceklerini düşünürler. Bu durum kişilerde ciddi kaygı bozukluklarına neden olabilir.

Sevgiye Dair Bakış Açınız Değişebilir

Yalnızlık korkusu yaşayan kişilerin bir süre sonra sevgi konusunda bildikleri değişebilir. Sevgiye bakış açısı değişen insanlar, sevgiyi tüketilebilen bir kaynak olarak görmeye başlarlar. Çok sevgi göstermek, sürekli kendinizden ödün vermek, karşı tarafın sevildiğinden emin olması, sevginin tükeneceğini ve yıpranacağını düşündürebilir. Bu düşünceye kapılan kişilerin sevgilerini gösterme ve hissettirme konusunda bazı sorunlar yaşayabilecekleri belirlendi.

Uzun Süreli İlişkilerden Kaçınabilirsiniz

Yalnız kalma ve terkedilme korkusu bulunan kişileri zaman zaman uzun ilişkiler korkutabilir. Bir insanla özel ve güçlü bir bağ kurmak, tüm sevgiyi ve enerjiyi aktarmak ve bunun sonucunda ilişkinin bitmesi kişilerde büyük travmatik etkilere neden olabilir.

Hiçbir ilişkinin sonsuza kadar sürme garantisi bulunmamaktadır. Bazen ilişkilerdeki belirsizlik ve gelecekte yaşanma ihtimali olan iyi ya da kötü olaylar heyecan verici olabilir. Belirsizlik zaman zaman ilişkileri canlı tutan bir etken olarak görülür.

Uzmanlar yalnız olma yeteneğinin aslında sevme yeteneğinin de önemli bir koşulu olabileceğini düşünüyorlar. Kişilerin yaşantılarında yalnızlığı kabul edip sevmeleri gerekir. Yalnız başına kalmanın da güzel yönlerini görmek, kendimizi sevmenin bir şartıdır.

Yalnızlık korkusu zaman zaman kişilere derinliği olmayan kısa süreli ilişkiler yaşatabilir. Bu bir nevi ihtiyaç olarak ifade edilebilir. Ancak yalnız kalma paniği ile başka bir ilişkiye sarılmak kişinin kısa vadede kendisini kandırması ve rahatlatması olarak görülür. Uzun vadede daha büyük yalnızlıklara zemin hazırlayabilir. Hayatta yaşanabilecek tüm duyguların farkında olmak ve kabul etmek insan olma olgunluğuna erişmenin bir göstergesidir. Bu durum elbette sanıldığı kadar kolay değildir. Ancak kişilerin yalnızlık duygusu içerisinde çırpınması giderek daha derine batmalarına neden olabilir. Kişinin bu süreçte yalnızlıkta da dinlenebiliyor olması hayatı için önemli bir erdemdir.

Yalnızlık korkusundan kurtulabilmek için kişinin kendisini sevmesi ve kendisiyle zaman geçirmekten keyif alması gerekir. Ancak fobi halini alan korkularla mücadele edebilmek için uzman bir destek almak son derece önemlidir. Daha etkili sonuçlar alınabilir.