Ketojenik diyet karbonhidrat düşüklüğü ile bilinen bir diyettir. Ketojenik diyet sayesinde birçok hastalığa ne kadar iyi geleceğini görmüş olacaksınız. İnsanların akıllarında Canan Karatay diyeti ve Ketojenik diyetin farkları nedir? sorusu oluşmaktadır. Aralarındaki en büyük fark baklagiller Karatay diyetinde serbest iken Ketojenik diyette serbest değildir. Ketojenik diyeti aynı zamanda veganlarda vegan keto diyeti olarak yapmaktadır. Ketojenik diyet yapanlar neler yiyebilir? Ketojenik diyette ne yenmez? gibi soruların cevapları için okumaya devam edin.
İlginizi Çekebilir: OMAD (Tek öğün diyeti) nedir? Nasıl yapılır?
İçindekiler
ToggleKetojenik diyet, çok düşük karbonhidratın yanı sıra yüksek yağın olduğu bir yağ içeren diyet grubudur. Genellikle atkins ve düşük karbonhidrat diyetleri ile çok benzetilmektedir. Diyette karbonhidratı büyük miktarda azaltıp yerine yağ ile değiştirme olanağıdır.
Vücutta karbonhidratın azalmasından ötürü vücutta ketoz adı verilen metabolik bir duruma sokar. Durum böyle olunca vücutta yağ yakımı maksimum düzeye ulaşır. Ayrıca karaciğerdeki yağı, beyin için enerji sağlayabilen ketonlara dönüştürür.
Ketojenik diyet uygulayanlarda kan şekerinde ve insülin seviyelerinde ciddi olçüde düşüşlere neden olmaktadır. Bu, artan ketonlarla birlikte bazı sağlık yararlarına sahiptir.
Bazı insanların yaşam tarzları ve tercihleri için sürdürülebilir olmayabilir. Keto beslenme planının sizin için uygun olup olmadığına karar vermek için beslenme planınız ve hedefleriniz hakkında doktorunuza danışmayı unutmayınız.
Bir “keto” veya “ketojenik” diyet, vücudunuzun karaciğerler tarafından üretilen bir madde olan keton isimli küçük yakıt molekülleri üretmesi sebebiyle bu şekilde isimlendirilir. Keton, vücutta glikoz yetersizliğinde alternatif olarak kullanılabilecek bir yakıt kaynağıdır. Karbonhidrat alınımını az seviyeye indirilerek yada çok az kalori aldığınız takdirde, karaciğeriniz yağlardan keton üretmeye başlayacaktır. Üretilen ketonlar daha sonra vücutta bir yakıt kaynağı olarak işlev görecektir. Bu sistemden özellikle beyin faydalanacaktır.
Beynimiz, diğer organlara nazaran günlük enerji ihtiyacı çok fazladır. Lakin beyin doğrudan yağ ile çalışmamaktadır. Bunun yanına ek olarak ketonlar veya glikoz gereklidir. Ketojenik bir diyette, tüm vücudunuz yakıt tedarikini çoğunlukla yağla çalıştıracak ve gün boyu yağ yakacak şekilde değiştirir. İnsülin seviyeleri çok düştüğünde, yağ yakımı önemli ölçüde artabilir. Onları yakmak için yağ depolarınıza erişmek daha kolay hale gelir.
Ketojenik diyette amacınız kilo vermek ise doğru yolda olduğunuzu söyleyebiliriz. Lakin daha az açlık ve sürekli enerji kaynağı gibi başka faydalarıda olabilir. Oruç tutmak, vücudun ketoza girmesinin en kısa yoludur. Kısacası hiçbir şey yememek olarakta adlandırabiliriz. Yani bahsetmek istediğimiz, ketojenik diyet vücudunuzun ketozise girmesine neden olabilir ve en sonunda vücut bunu yenebilir.
Ketojenik diyet, vücudun alışılmışın dışında kullandığı yakıt türünden farklı olarak bir yakıtı kullanmayı zorlamaktadır. Temel aslında buna dayanıyor diyebiliriz. Karbonhidratlardan gelmiş olan şekere güvenen vücudu yanıltarak, karacğerin depolanmış yağlardan ürettiği ketonun gövndelerine dayanmaktadır.
Bu diyet ile yağ yakımı maksimum seviyede olmuş olacaktır. Lakin karaciğerde oluşmakta olan keton oldukça zahmetli olmaktadır.
Ketojenik diyetten karbonhidrat kısıtlamasına bağlı olarak obezite olan insanlar oldukça fazla yararlanabilir. Bunun yanı sıra metabolik sağlıklarını iyileştirmek isteyen insanlar için ise vücut kendini onarma zamanıda olduğu için oldukça faydalı olacaktır. Son olarakta diyabetli insanlar olarak sayabiliriz. Seçkin sporcular veya büyük miktarlarda kas veya ağırlık eklemek isteyenler için daha az uygun olabilir.
Öğünlerinizi zenginleştirmek için sizlere bir çok besin önerisinde bulunacağız. ’Ketojenik diyette hiçbir şey yiyemiyoruz.’’ diyen insanlara karşı mükemmel bir cevap niteliğindedir.
Ketojenik diyet yaparken karbonhidratı yüksek olan yiyeceklerden uzak kalınmalıdır. Bunun için sizler diyetten maksimum verim almanız için bazı besinlerden uzak kalmanız gerekmektedir. Bunları sizin için liste haline getirdik.
Ketojenik diyet nörolojik hastalıkları tedavi etmek için ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte araştırmacılar duruma iyice göz ettiklerinde aslında vücudun birçok işlevini iyileştirdiğini görmüşler. Bizlerde sizler için bunların ne olduğunu sıraladık. En baştan belirtmeliyiz ki ortada herhangi bir kesinlik bulunmamaktadır. Hastalığın aşamasına veya gidişatına göre etkileri değişmektedir. Doktorunuza danışmayı unutmayın.
Ketojenik diyet yaparak iyi olan HDL kolesterol seviyeleri, kan basıncı ve kan şekeri gibi risk faktörlerinin ortadan kalkamasına yardımcı olmaktadır. Lakin her HDL kolesterol hastası için aynı durum söz konusu olmayabilir.
Kanser için aslında diyet oldukça ön planda olmaktadır. Ketojenik diyet ise vücutta olan tümörün büyümesini yavaşlatmaya destek olabilir. Lakin her kanser hastası için aynı durum söz konusu olmayabilir.
Ketojenik diyetin alzheimer hastalığının birçok belirtisinin yavaşlamasına neden olmaktadır. Bununla birlikte birçok belirtisini de azaltacaktır. Lakin her alzheimer hastası için aynı durum söz konusu olmayabilir.
Ketojenik diyet aslında sinirsel kaynaklı hastalıklar için ortaya çıktığını söylemiştik. Buraya örnek olarak epilepsi örneğin, verebiliriz. Ketojenik diyet, epileptik özellikle çocuklar üzerindeki nöbetlerde ciddi şekilde azalmaya neden olmaktadır. Lakin her epilepsi hastası için aynı durum söz konusu olmayabilir.
Ketojenik diyet parkinson hastalarına müjde olacak niteliktedir. Lakin her parkinson hastası için aynı durum söz konusu olmayabilir. Üzerinde daha araştırmalar yapılmasına rağmen şimdiden parkinsonun vermiş olduğu semptomların azalmasına neden olduğu ortaya çıkmıştır.
Ketojenik diyet, kadınların bir çoğunda görülen polikistik over sendromunda rolu azımsanmayacak kadar önemlidir. Polikistik over sendromu üzerinde rol oynayan insülin seviyesini aşağıya çekmeye yardımcı olamktadır. Lakin her polikistikover sendromu hastası için aynı durum söz konusu olmayabilir.
Ketojenik diyet beyinin çalışması konusunda oldukça önemlidir. Beyine alınan herhangi bir darbe sonucu oluşan hasar ketojenik diyet ile daha hızlı bir şekilde iyileşebilir.
Veganlar, hayvansal ürünlerden kaçındıkları için ketojenik diyet uygularken bitkisel kaynaklı gıdaları tercih edebilirler. Süt ve süt ürünleri, kümes hayvanları gibi besin gruplarından uzak durmaları gerekmektedir. Hindistan cevizi ürünleri, sağlıklı yağlar, avokado, orman meyveleri yemelerinde herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. Bunun yanında yorgunluk ve halsizlikte görülmesi olası bir durumdur.
İlginizi Çekebilir: Hindistan Cevizi cipsi nasıl yapılır? Hindistan Cevizi cipsi yapılışı
Uzun süreli ketojenik diyet yapan insanlarda bazı riskler ortaya çıkabilir. Maddelerde bazı risklerden bahsedeceğiz.
Tip 2 diyabet hastası olanlar SGLT2 inhibitörleri isimli bir ilaç türü kullanmaktadırlar. Bu ilaç diyabetik ketoasidoz riskini arttırabileceği için, Tip2 diyabet hastaları ketojenik diyetten uzak durmalıdır. Yapmak isterseniz bile mutlaka doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin.
Ketojenik diyetinin aslında birçok çeşidi bulunmaktadır. Bizde sizler için bunların birkaçını başlığımızda derledik. Kendinize uygun olanı seçmenizi öneririz. Başlamadan önce herhangi bir sorununuz var ise doktor müdahalesinde olmasına özen gösterin.
Bu ketojenik diyet türü çok düşük karbonhidratlı, orta proteinli ve yüksek yağlı bir diyet programını içermektedir. Genel olarak bahsedecek olursak % 70 yağ,% 20 protein ve sadece% 10 karbonhidrat içerir.
Bu ketojenik diyet türünde, 5 ketojenik diyetin sonraki günün ardından 2 yüksek karbonhidrat günü gibi daha yüksek karbonhidrat geri besleme dönemlerini içerir. Bu dönem ardı ardına bu şekilde devam etmektedir.
Bu ketojenik diyette ise, antrenmanlara karbonhidrat ilave etmenizi sağlar.
Bu ketojenik diyette, standart bir ketojenik diyete benzer, lakin olması gerektiğinden daha çok protein içerir. Orandan basedecek olursak genellikle % 60 yağ,% 35 protein ve% 5 karbonhidrattır.
Ketojenik diyet’e başlayan birçok sağlıklı insan adaptasyon süreci içerisinde sorun yaşayabilmektedirler. Bu genellikle keto gribi olmaktadır. Bu durum ortalama olarak birkaç gün içerisinde bitmektedir. Keto gribi belirtileri arasında ishal, kabızlık ve kusma olarak belirti sayabiliriz.
Daha az yaygın semptomlar şunları içerir:
Bunu en aza indirmek için, diyetin ilk birkaç haftası düşük karbonhidrat ile başlayabilirsiniz. Bu dönem adaptasyon sürecinizi kolaylaştıracaktır. Vücuttan aniden karbonhidratı kesmeden önce vücudunuza daha fazla yağ yakmayı öğretebilir.
Ketojenik diyet yaparken su ve mineral dengenizdede oynamalar görünebilir. Bunun önüne geçmek için öğünlerinize tuz veya mineral takviyeleri ekleyebilirsiniz. Lakin siz yinede bir doktorunuza danışın.
En azından başlangıçta, doyana kadar yemek yemek ve kaloriyi çok fazla kısıtlamaktan kaçınmak önemlidir. Genellikle, ketojenik diyet, kasıtlı kalori kısıtlaması olmaksızın kilo kaybına neden olur.
Ketojenik diyete başlayan insanlar genel olarak keto gribinin semptomlarını yaşayacaktır. Kısaca ne gibi belirtilerin görülebileceğinden bahsedelim.
Vücudunuz artan yağ yakımına uyum sağladığından, bu ilk belirtiler genellikle bir veya iki hafta içinde kaybolur.
Keto gribinin asıl sebebi, karbonhidrat açısından zengin gıdaların vücutta su tutulmasına neden olabilmesidir.
Düşük karbonhidratlı diyete başlangıç yaptığınızda vücutta tutulan suyun birçoğu yok olur. Genel olarak idrar ile atılım söz konusudur. Bununla birlikte bir miktar tuz atımıda olacaktır.
Vücut adaptasyon sürecinde dehidratasyona uğrayabilir ve bununla birlikte vücuttan tuz kaybına neden olabilir. Yeterli su ve tuz ile bu semptomlar azaltılabilir. En basit yolu ise günde 1-2 kez bir bardak et suyu içmeleri gerekmektedir.
İlginizi Çekebilir: Yağ Yakmada İhtiyacınız Olan Mucizevi Bitkiler Nelerdir? Bu Bitkiler Gerçekten İşe Yarıyor Mu?
Ketojenik diyete başlarken ne yapacağınız konusunda fikriniz oluşmamış olabilir. Bunun için sizlere birkaç ipucu derledik.
Ketojenik diyete başlamak istiyorsunuz ve ne yiyeceğinizi bilmiyorsanız sizlere harika yemek tarifi önerilerimiz var.
Köfteler için:
Krema sosu:
Bir kasede öğütülmüş tavuk, yumurta, parmesan peyniri, taze fesleğen, güneşte kurutulmuş domates, kıyılmış sarımsak ve tuz ve karabiberi iyice birleşene kadar karıştırın. Köfteleri elinizle yaklaşık golf topu büyüklüğünde parçalar haline getirin.
Orta-yüksek ateşte bir tavaya tereyağı ekleyin ve aralarında boşluk kalacak şekilde köfteleri pişirin. Köfteleri birkaç dakikada bir çevirin ve tüm taraflarının kahverengi olduğundan toplam 12-15 dakika emin olun.
Ağır krema ve salçayı tavaya ekleyin ve birleşene kadar karıştırın.
Kaynatın, ardından ısıyı düşürün. Ara sıra kaynamaya ve karıştırmaya izin vererek yaklaşık 10 dakika pişirin. Tuz ve karabiberle tatlandırın, ardından üzerine taze fesleğen ekleyin.
Köfte pişirilirken bir tencere tuzlu su kaynatın. Brokoliyi ekleyin ve çatal yumuşayana kadar pişirin. Tavayı tamamen boşaltın, ardından brokoli ve tereyağını tencereye geri koyun, kaplamak için bir dakika karıştırın. Tuz ve karabiberle tatlandırın.
Köfteleri tereyağı ve brokoli ile servis edin. Afiyet olsun.
Kenarları için:
Süsleme için:
İsteğe bağlı servis için:
Fırını önceden 200 ° C’ye ısıtın.
Kabuğu yaparak başlayın. Yumurtaları orta büyüklükte bir kaseye kırın ve rendelenmiş peynir ekleyin. Birleştirmek için iyice karıştırın.
Parşömen kağıdıyla kaplı bir fırın tepsisine peynir ve yumurta hamurunu yaymak için bir spatula kullanın. İki yuvarlak daire oluşturabilir veya sadece bir büyük dikdörtgen pizza yapabilirsiniz. Pizza kabuğu altın rengine dönene kadar fırında 15 dakika pişirin. Çıkarın ve bir veya iki dakika soğumaya bırakın.
Fırın sıcaklığını 225 ° C’ye yükseltin.
Kabuğun üzerine domates sosu sürün ve üzerine kekik serpin. Peyniri üstüne koyun ve biberi ve zeytinleri üstüne koyun.
5-10 dakika daha veya pizza altın kahverengi bir renge dönene kadar pişirin.
Yanında taze bir salata ile servis yapın.
Ketojenik diyet yaparken aslında genel olarak ekstra bir takviyeye ihtiyacınız yoktur. Lakin alırsanızda kötü bir şey etmiş olmazsınız.
Bunun cevabı için net bir şey söylememiz doğru olmaz. Çoğu insan ilk hafta 1-2 kilo verir. Bundan sonra, haftada yaklaşık 0,5 kg fazla kilo vermek yaygındır.
Normal vücut ağırlığınıza yaklaştığınızda kilo kaybı yavaşlayacaktır. Unutmayın, “normal” vücut ağırlığı, genetik ve çevresel maruziyetlerimize bağlı olarak kişiden kişiye farklılık gösterir ve popüler medyada gördüklerimize uymayabilir. Kilo kaybı sonsuza dek sürmeyecek. Acıktığınızda yemek yeme tavsiyesine uyduğunuz sürece, sonunda kilonuzu dengeleyeceksiniz.
Kahvaltı: Marul, salatalık, kaşar peynir, sınırsız yeşillik, 8-10 yeşil zeytin, badem sütü.
Öğle: 150-200 gr kuzu eti, yeşil salata istenilen kadar, çedar peyniri, avokado.
Akşam: 100-150 gr biftek , 2 yemek kaşığı hindistan cevizi yağı ilave edilmiş sınırsız yeşil salata, rokfor, sade çay.
Kahvaltı: Sade çay, yumurta, tereyağ, fındık, fıstık, kiraz.
Öğle: Mantar, ıspanak, yaban mersini, sade türk kahvesi.
Akşam: Kaju, ceviz, kırmızı et, çilek, sade çay.
Bir kaç ay önce 1 ay kadar ketojenik diyet yaptım ve bir ayda 4 kilo verdim, ciddi inceldim ve görüntüm değişti. Ancak hem kaloriye dikkat ettim hem de makroları ayarladım. 1200 kalorilik diyet yaptım % 5 karbonhidrat, %70 yağ ve %25 protein ile yaptım yani karbonhidratı çok düşük tuttum. Sonra bırakınca ve karbonhidrata başlayınca bu kiloların çoğu geldi ama ilginç bir şekilde beden ölçülerimde çok artış olmadı yani aldığım yağ değil su sanırım. Eğer dikkatli uygularsanız çok etkili bir diyet. Ben şimdi kendime göre başka bir diyet yapıyorum ancak kilo vermem durunca yeniden ketoya dönebilirim.
merhaba kızlar,
bende diyetteyim.
bundan 13 sene önce 17 kilo vermiştim ve korumayı başarmıştım.
son 6 ayda doğum kontrol hapı yüzünden 74 kiloya cikdim.
geçen hapı bıraktım. 1 haftada 2 kilo verdim 9(ödem)
1400 kalori
45% protein
30% yağ
25% kah
ve haftada 3 spor
Ketojenik diyet ile ilgili yapanlar ve henüz yapmaya başlamayan insanların akıllarında soru işaretleri oluşmaktadır. Buna çözüm bulmak adına aklınıza gelebilecek bütün soruları toparladık.
Evet, tekrar karbonhidrat yemeye başlayabilirsin. Bununla birlikte, başlangıçta karbonhidrat alımınızı önemli ölçüde azaltmak önemlidir. İlk 2-3 aydan sonra, özel günlerde karbonhidrat yiyebilirsiniz. Bunun hemen sonrasında diyete dönmek şartıyla tabiki.
Herhangi bir diyette biraz kas kaybetme riski vardır. Bununla birlikte, protein alımı ve yüksek keton seviyeleri, kas kaybını en aza indirmeye yardımcı olabilir. Net bir bilgi bulunmamaktadır.
Evet, ancak orta karbonhidrat diyeti kadar işe yaramayabilir.
Çok yüksek miktarda alım insülin seviyelerini artırıp ketonları düşürebileceğinden, protein ılımlı olmalıdır. Toplam kalori alımının yaklaşık% 35’i muhtemelen üst sınırdır.
Tam ketozda olmayabilir veya yağları ve ketonları verimli bir şekilde kullanmıyor olabilirsiniz. Buna karşı koymak için karbonhidrat alımınızı azaltın ve yukarıdaki noktaları tekrar gözden geçirin. MCT yağı veya ketonlar gibi bir takviye de yardımcı olabilir.
Endişelenmeyin. Bu, basitçe ketoz sırasında oluşan yan ürünlerin atılmasından kaynaklanmaktadır.
Bu yaygın bir yan etkidir. Doğal aromalı su içmeyi veya şekersiz sakız çiğnemeyi deneyin.
İnsanlar genellikle ketozisi ketoasidoz ile karıştırır . Ketoasidoz tehlikelidir, ancak ketojenik diyetteki ketoz genellikle sağlıklı insanlar için iyidir. Yeni bir diyete başlamadan önce doktorunuzla konuşun.
Bu yaygın yan etki genellikle 3 ila 4 hafta sonra geçer. Devam ederse, daha yüksek lifli sebzeler yemeyi deneyin.
Bir keto diyeti, hamilelik sırasında, bunu yapan kişilerin ve hamilelik sırasında keto diyeti kullanan hastaları tedavi etmek için kullanılan doktorların deneyimlerinden yola çıkarak güvenli görünmektedir.
Ancak konuyla ilgili bilimsel çalışmalar yok, dolayısıyla kesin bilgi eksikliği var. Bazıları için, özel durumunuzda keto diyeti yapmanın önemli sağlık yararları olmadıkça, hamilelik sırasında daha ılımlı bir düşük karbonhidrat diyeti hedeflemek akıllıca olabilir.
Ketojenik diyet, karbonhidratın tamamen kesilmesi ile olan bir diyettir. Bununla beraber protein alımını azaltmaya ve enerji ihtiyaçlarını karşılamak için öncelikle yağa güvenmeyi ön planda tutar.
Düzenli ve sıkı bir düşük karbonhidrat diyeti muhtemelen çoğu insanı ketozise sokacaktır. Ancak bir ketojenik diyeti, çalıştığından emin olmak ve istenirse ketozise daha da derinleşmek için işleri daha da ince ayarlar.
Ketojenik diyeti, ekstra katı düşük karbonhidrat diyeti olarak adlandırılabilir .
Bahsettiğimiz ketojenik diyeti genel olarak güvenlidir. Herhangi bir hastalığınız söz konusu olmazsa tabiki. Lakin günümüzde bile ketojenik diyet hakkında önyargılar hala devam etmektedir.
Genel olarak bu sorunun cevabına evet yanıtını verebiliriz. İnsanlar genellikle protein açısından bol olan bir diyetin böbreklere zarar olacağını düşünmektedir. Aslında bunun genel olarak 2 yanlış inanç ile gelmektedir.
Bu nedenle herhangi bir endişe yaşamanıza gerek yoktur.
Ketozise yol açan bir keto diyeti, genellikle tip 2 diyabeti tersine çevirmek için çok güçlü bir tedavidir Tip 1 diyabet hastaları, kan şekeri kontrollerini önemli ölçüde iyileştirmek için keto veya düşük karbonhidrat diyeti kullanabilirler. Tip 1 diyabetli bireyler her zaman insülin enjeksiyonlarına ihtiyaç duyacaktır, lakin genellikle ketojenik diyet için çok daha düşük dozlardır. Dozlarını çok fazla düşürmemeye ve sonunda ketoasidoz yada çok yüksek ve hipoglisemi ile sonuçlanmamasına dikkat etmeleri gerekir.
Ketojenik diyetinde; tip 1 ve tip 2 olan kişşiler hızla ilaçlarını azaltması gerekebilir. Buda tamamen hipoglisemi ile alakalıdır. Siz yinede doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin.
Ketojenik diyet genellikle LDL kolesterolü fazla etkilemeden trigliseritleri düşürme ve HDL kolesterolü yükseltme eğilimi içerisindedir. Bununla birlikte; oldukça yüksek toplam veya LDL kolesterol ile sonuçlanabilir. Belirtmemiz gerekir ki tehlikeli mi yoksa güvenilir mi olduğuna dair tartışmalar halen devam etmektedir. Siz yinede doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin.
İnsanların akıllarında Karatay diyeti ve ketojenik diyet farkları dolanıp duruyor. Şimdi sizlere bir açıklık getireceğiz. Öncelikle Karatay diyetinde baklagiller, et, balık serbest iken; ketojenik diyette baklagiller yoktur ve protein sadecce %20 ile sınırlandırılmıştır. Yine aynı şekilde Karatay diyetinde patates hariç tüm sebzeler ve süt ürünleri serbest iken; Ketojenik diyette ise süt ürünleri sınırlı olmakla beraber karbonhidrattan az besinler tüketilmelidir.
Bu gönderi için yorumlar kapalı.