Uzman jeolog, Hani-Lice fay sınırına dikkat çekti

Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin tesiriyle etraf vilayetlerde büyük yıkıma neden olan sarsıntının, uzmanların incelemesiyle birlikte Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki birtakım fay sınırlarında aktivasyon oluşturduğu ortaya çıktı.

Kahramanmaraş merkezli sarsıntılarda artçıların devam etmesiyle birlikte, Kahramanmaraş merkezli iki büyük zelzeleden etkilenen Diyarbakır günler sonra dün yeniden sallandı.

Geçmişten bu yana 3. derece zelzele bölgesinde olduğu bedellendirilen Diyarbakır’ın, bilhassa 1980 sonrası kentleşmenin tavan yaptığı vilayet olarak evvel çıktığı görülmektedir. Beklenen bir zelzelenin bilançosunun ağır olacağını kıymetlendiren uzmanlar, zelzelenin değil, insan eliyle yapılan binaların hayatları kararttığını belirtti.

Dicle Üniversitesi Genel Jeoloji Anabilim Kısmından emekli öğretim üyesi Dr. Şefik İmamoğlu ve Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İdris Bedirhanoğlu ile birlikte incelemelerinin akabinde, Hani ve Lice ortasındaki alanda Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan sonra ufak hareketlenmelerin meydana geldiğini tabir etti.

Palu yöresindeki fay sınırlarında da önemli bir halde etkinliğin olduğunun vurgusunu yapan İmamoğlu, “Yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli zelzele, bölge çapında büyük tesir oluşturdu. Etrafta güç boşalımını beklemediğimiz kimi fay çizgilerinde bile aktivasyon oluşturdu. Mesela şu anda Elazığ-Palu yöresinde önemli bir halde etkinlik var. Dilerim ki şu anki formuyla kalır. Ancak Palu-Bingöl ortasındaki fay, kırılmamış bir zon üzere duruyor. Kahramanmaraş merkezli sarsıntılar sonucunda hiç beklemediğimiz bir anda Hani ve Lice ortasındaki alanda ufak hareketlenmeler meydana geldi. Bunlar 4,4 büyüklüğünde ve daha küçük hareketlenmeler oldu” dedi.

Lice ilçesinde derenin birikim yaptığı yerde doğal boşaltımın olduğunu ve derenin kuruduğunu söyleyen İmamoğlu, şunları kaydetti:

“Bize öte yandan Lice’den bir ihbar geldi. Derenin birikim yaptığı yerde yer altına büyük bir su boşaltımının olduğu ve derenin kuruduğunu söylediler. Biz jeoloji uzmanlarıyla olay yerini incelerken, yaptığımız arazi çalışmalarında boşalım yapan kısmın karstik boşluk alan olduğunu fark ettik. Fakat gidip baktığımızda o boş alanın çöken gereçle dolduğunu gördük. Lakin yeniden de belirtilen şey, geçmiş yıllarda da vakit zaman muhakkak noktalarda boşluğun açıldığı söylendi. Bölgemiz daima bir sarsıntı bölgesidir. Bindirme karakterli faylarımız, yüz yıldan fazladır Lice zelzelesinden farklı büyük sarsıntı oluşturmadı.”

“Binalar uygun yapılmazsa en ufak sarsıntıda yerle bir olabilir”

Diyarbakır yerinin sağlam olduğunu tabir eden İmamoğlu, “Karacadağ bazalt taşları, son derece Diyarbakır’da eksiksiz taban oluşturmaktadır. Lakin istediğimiz kadar taban oluştursak da binalar uygun bir formda yapılmazsa en ufak zelzelede yapılar yerle bir olabilir” diye konuştu.

“Biz kendimize mezar almıyoruz, rahat bir biçimde yaşayacağımız mesken alıyoruz”

Binalarında az hasar yahut orta hasar olan vatandaşlara büyük artçı zelzeleler sonrasında ihtarlarda bulunan İmamoğlu, “Binalarında hasar olan vatandaşların son sarsıntılarla hasar seviyesinin değiştiği tarafında inceleme yaptırması gerekmektedir. Mümkünse tekrar denetim yapmaları tarafında fayda görüyorum. Zelzeleler sonuçta bir sefer olup bitmiyor. Yapılar yapılırken mutlak surette mühendislik hizmeti görmelidir. Binalar kanun ve yönetmeliklere uygun bir halde yapılmalıdır. Zira biz kendimize mezar almıyoruz, rahat bir halde yaşayacağımız mesken alıyoruz” sözlerine yer verdi.