Zelzelede yakınlarını kaybetti, acısını bir kenara bırakıp tezgahın başına geçti

Kahramanmaraş merkezli zelzelelerin akabinde yakınlarını kaybeden öğretim vazifelisi, acısını bir kenara bırakıp tezgahın başına geçti. Öğretim vazifelisi, akademisyen ve öğrencilerin de takviyeleriyle sağlam besin eserleri üreterek, bunları vakumladıktan sonra sarsıntı bölgesine gönderiyor.

Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve 11 ili etkileyen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki zelzelelerin akabinde bölgede arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. “Asrın felaketi” olarak nitelenen sarsıntıların akabinde soğuk havanın tesirli olduğu bölgeye yardımlar sürüyor.

6 Şubat’ta yaşanan sarsıntıda Hatay’ın İskenderun ilçesinde yakınlarını kaybeden ve Adana’da da meskenlerinde hasarlar oluşan Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Kısım Lideri Doç. Dr. Alev Sökmen, acısını bir kenara bırakarak zelzele bölgesi için sağlam besin hususu üretiyor. Kastamonu Üniversitesi’nde akademisyen ve öğrencilerinde takviye verdiği üretimde vakumlanan eserler, Türk Kızılayı Kastamonu Şubesine teslim edilerek zelzele bölgesine gönderiliyor.

Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi tarafından gelen talepler üzerine üretilen sağlam besin hususlarının üretimi devam ederken, bir yardan da Kastamonu Üniversitesinin zelzele bölgesinde gereksinim duyulan materyallere yönelik yardımları da sürüyor.

Doç. Dr. Alev Sökmen, beraberinde akademisyen arkadaşları ve öğrencileriyle birlikte farklı hava kaidelerine ve vakte karşı sağlam eserler olan kuru tarhana, bazlama ve köy ekmeği, elma reçeli, galeta ve kraker üzere çeşitli eserleri hazırlayarak, zelzele bölgesine ulaştırılıyor.

“Mutfakta yaptığımız eserleri vakumlayarak sarsıntı bölgesine ulaştırıyoruz”

Mutfakta yaptıkları eserleri vakumlayarak zelzele bölgesine ulaştırdıklarını söyleyen Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Kısım Lideri Doç. Dr. Alev Sökmen, “Deprem felaketini duyduğumuz vakit elimizden ne gelir diye düşündüm. Bunun için bir kadro çalışmalar yapmamız gerektiğini ve şu anda tüm ülkemizde gastronomi mutfak sanatlarına muhtaçlık var. Yiyecek ve içecek hizmetlerine dayanak olmamız gerekiyor. Birinci etapta bizim yapabileceklerimiz ilgili kuruluş ya da Kızılay ile birlikte daha çok sağlam eserler ve birinci muhtaçlık materyalleri olan galeta, ekmek, poğaça üzere eserleri süratli bir formda üretelim istedik. Derslerimize geçen hafta itibariyle başlamıştık ama öğrencilerimizle de birlikte çalışmamız gerekiyordu. Öğrencilerimizden dayanak aldık, onlarda büyük bir istekle bütün sınıflarımız, bütün öğrencilerimiz büyük bir memnuniyetle mutfağa girdiler. Üretimimizi yapıyoruz. Yaptığımız eserleri süratli bir halde soğuttuktan sonra vakum makinesi ödünç almıştık, vakum makinesiyle bilhassa yaptığımız eserlerin dayanıklılığını arttırmak için paketler haline getirdi. Zira çeşitli bölgelere çeşitli eserler gidecekti. Bizlerde daha uzun vadeli kalsın diye vakum makinesiyle paket haline getirdik yaptığımız eserleri. Ben, ayrıyeten Kastamonu Slow Food gurubunda yer alıyorum. Buradan da Kastamonu’muzun yaş tarhanasını sarsıntı bölgesine gönderebilirsek diye düşündük. Zira yaş tarhana pişmeye hazır olan bir çorba çeşidi. Kastamonu Slow Food gurubuyla kontağa geçtim. Guruptan da bir oldukça fazla bağış geldi bizlere. Birinci etapta yaş tarhanayı da vakumlayarak paket haline getirdi. Zira hava almaması gerekiyor, 4 ay kadar falan buzdolabında saklanabiliyor. Bunları da süratli bir biçimde vakumlayarak paketledik. Bunların bir kısmını Kastamonu Slow Food gurubuna teslim ettik. Bu eserleri Kızılay ile birlikte vakit kaybetmeden zelzele bölgesine gönderdik” dedi.

“Çocuklar için besin pahası yüksek tarhana ve çölyaklı bireyler içinde glütensiz tarhana üretiyoruz”

Çocuklar için besin kıymeti yüksek tarhana ile çölyaklı şahıslar içinde glütensiz tarhana ürettiklerini belirten Doç. Dr. Alev Sökmen, “Daha öncesinden çalışmalarına başlamış olduğum tarhana üretimini yapıyoruz. Yeniden birebir biçimde vakumlayarak gereksinim olduğunda göndermek üzere hazır bulunduracağız. Ayrıyeten bilhassa çocuklar için birde çölyaklı şahıslar için yani glütensiz tarhana üreteceğiz. Bu bahiste çalışmamam vardı. Besin bedelini yükselterek çocuklar için tarhanalarımızı hazırlayacağız. Yeniden paket haline getireceğiz. Ayrıyeten KYK yurtlarına yerleştirilen depremzedeler bulunuyor. Bu afetzedeler içinde Kastamonu’dan istenildiğinde yiyecek noktasında takviye sağlayacağız. Şu anda eğitime orta verildiği için öğrencilerimiz yok. Birkaç tane akademisyen hocalarımızla bir işleri yapmaya çalışıyoruz. Bu noktada gönüllüler olursa onların takviyesini bekleriz. İnşallah üretimimizi gönüllüler ile birlikte sürdüreceğiz” diye konuştu.

“Kaybettiğimiz yakınlarımızı, acımızı bir kenara bırakıp depremzedeler için güçlü besin eserleri üretiyoruz”

Depremde yakınlarını ve akrabalarını kaybettiğini tabir eden Sökmen, “Hem eşim tıpkı vakitte Turizm Fakültesi Dekanı Alptekin Sökmen hocamız, Hatay’ın Erzin ilçesinden. Annemiz Adana’da yaşıyor. Adana’da yıkılan binalar oldu, annemizin de binasında hasarlar oluştu. Bizde zelzele bölgesinde bulunup oraya dayanak olmak istedik fakat Kastamonu’da da sorumluluklarımız vardı. Dekan hocamız kısa müddetliğine kendisi gitti. Dekan hocamızın Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan hala tarafından yakınları bulunuyor. Dekan hocamız ve ben, görüştüğümüz akrabalarımızın kayıp haberlerini aldık maalesef. Ayrıyeten zelzele bölgelerinde tanıdıklarımız, dostlarımızda bulunuyor. Meskenlerini kaybedenler var. Münasebetiyle bizlerde o bölgede olup oradaki beşerlerle birlikte acılarına daha fazla ortak olmak isterdik lakin Kastamonu’da da vazifelerimiz var, sorumluluklarımız bulunuyor. O yüzden buradaki sorumluluklarımızı yerine getirmek zorundayız. Acımızı bir tarafa bırakıp elimizden geldiğince ve talep olduğu sürece buradaki üretimlerimize devam edeceğiz. Bu vesile ile zelzelede hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum, tüm ülkemizin başı sağ olsun” halinde konuştu.